Hep birşeyler eksik, hayalimde başka...
Dokunmak varken izlemek yetinmek azla.
Yetindim azla, dayandım fazla, ben bu gazla...
Hayır, o riski alamam asla.
İhtiyacım var sabıra. İnanmıyorum şansa.
Hatta azaltıp zamanla bırakmaktansa evet bıraktım zamana.
'Bu parçalar tamama, çıkmazlar sokağına çıkana dek' demiştim.
Ama yerimde saydım.

Anonim artık, önceden hoş bir ismi vardı.
Uğrunda ölünmeye değerdi öldüğüyle kaldı.
Kaçıncı kayıptı bu? Kaçıncı kaçan fırsat?
Eyvah! Eyvallah... Yerimde saydım.

Kaybetmiyorum artık, kazandığımı sanma.
Kafam rahat, günü kurtardık avuntularla.
Devamı yarınlarda, tamamı parçalarda.
Bir bilseydin; o çıkmaz sokaklarda seni yerimde saydım.
-

Olmaz derken hayatta bir tesadüfle gözüme çarpar geçmiş.
Gelecek için çok geç. Es geçilmekten bakar kör olmayı seçmiş.
Aşk inadına davet... Geri çeviren umduğunu bulsun.
Bile bile lades tutuşursun. Tutulursun bir an unutursan.

-
Bu arada unuttuğumu hatırladım, unuttuğumu değil.
'Eğer unutursam hatırlatın' dediğimi unutmadım değil.
Unuttunuz. Unutmadım unuttuğunuzu.
Kendinizi unutmuşken unutmanız normal unuttuğunuzu.

Olmaz umutsuz huzur. Umutsuzluk büyük kusur.
Sarıldığım inancımdan öteye gidemesem de bin şükür.
Ruhum özgür, bedenim elbet bir gün çürür.
Ay ve yıldız oğlum, ardında bıraktığıyla büyür.

Ünlem. Değişmeyen gündem. Dünün farkı yok bugünden.
Bir burun farkıyla kaçırdım gözümü önümdekinden.
Ağır yükümden, içimdekinden haberin yok beni görmeyişinden.
Kuruntular yap gizleyişimden. Umutlara kapıl titreyişimden.
İzleyişinden ne şiirler yazdım.
İşine geleni yaktın. Ben üstüme düşeni yaptım, rahatım.
Hesaba katmadığım ne varsa başıma geldi.
Aldı başını gitti. Yaşandı bitti. Yerimde saydım.

Alper Ayyıldız:

İki yarımdan tüm olmak..Anlam arayabilirsin.Yeter bazen arıyor olmak.
İki kanadın varsa uçabilirsin mesela.Durmak başka ama başka şey konmak

İsterdi herkes gibi,en çok isteğim ona kısmet
Ki kabullendim
Binbir gece sayıklayıp durdum adını sarılıp yastığıma
Bastım çığlıklarımı gözyaşlarımı kabuslarımı

Güç buldum yağmurlardan,saldım gitti hiç durulmadı
Birikip taşacak okyanuslarım,yok çaresi yok yalnızlığın
Yüz döndüm yüzlercesine bir tek sana gönül koymadım
Üşüyüş müydü kor oluş muydu bundan haberi olmalı

Nakarat:
Derken bir yarım kaldı, bu hikaye yarım kaldı
Dersen bir adım gitmem, ölüm var deseler gitmem

(Peki ya sen?)

Medusa:

İsterdim herkes gibi bazı şeyleri yine
İmkansız gibi görünür göre
Binbir gece sayıklayıp durdum adını sarılıp yastığıma
Kandım çığlıklarına,uğruma dökülen gözyaşlarına

Susturdum çığlıklarını..Terk ettim ve iz bırakmadım yenilip
Sana çok ızdıraplarım
Yok çaresi yok yalnızlığının
Sus derken konuş dercesine,gitmek yok şimdi kal desene
Üşüdüm yine bak yalnızlığında..Yoruluyorum

Korkma..Korkma yanındayım..
Gelmem desen bile yanındayım..

Nakarat:
Derken bir adım kaldı, bu hikaye yarım kaldı
Dersen bir adım gitmem, ölüm var deseler gitmem

kuş kafesiyim.
içimde çırpınan umudumun hapsiyim.
vurup ayağına prangayı, yasakladım gezip tozmasını.
çünkü bilmez uçup geri konmasını.
ve onun yuvası burası.
yok uçarı kaçarı.
kırılır kanadı diyesim o!
ne bir tehdit ne de gözdağı.
sözüm geçer sanıp harcadım boşa nefesimi.
büyüttüm besledim ama hevesimi kırdı.
ben hiç bozmadım iyi niyetimi.
avuçlarımdan uçtu gitti.
ben orda bittim.
belki görmüştür, dayanamayıp dönmüştür.
yine göçmüştür.
bir ihtimal ölmüştür.

bir yanım der 'hala var bir umut.'
'dönüş yolu yakın gel unut' der diğer yarım.
arada kalmaya, kararlı gibi parçalanmaya.
deme yok bir başka şansın.
varsın ikilemler yansın.
ya simsiyah ya bembeyazsın.
yine de iyi ki varsın.

bitme tükenmeden önce.
tükendikten sonra hangi güçle?
kayıplardan hangi yüzle sıyrılıp da yapılacak başlangıçlar?
yetiştiğini sananlar neler kaçırdılar bir bilseler keşke.
şaşırtırken gidenler kalanlar mı cepte?
bazı sırlar açığa çıkmaz topla tüfekle.
kimi göz önünde kimi saklı yürekte.
bir yanım der 'umudunu kesme.'
diğer yarım der 'dön, unut ve diretme.'
kalırım arada derede, sabır cepte.
yürürüm dururum gidişi gelişineyse.
kısalır uzarım bu derinde boy verdim.
alışa çalışa geldim, o toy bendim.
ölümüm kalımım kaderin eline teslim.
ay mı yıldız mı dersin?

Uzaklardan hasret, yakınlarımda yokluk...
Ağırlığım yolluk, ruhen hafifliğim bolluk.
O esnada tad kaçıran huzursuzluk.
Belki doyumsuzluktan...
Baştan savma kusursuzluklar.
Böyle tertemiz bir sayfa bilmem kaç kez açılmıştır.
Yırttıklarımı saymam.
Geçmişime mi özlem, geleceğim mi kaygan?
Bundan kelli asla anın tadından kaçmam.

Derdik eskiden.
Derdim 'yeniden'
Derdin 'belki'
Derdim 'şimdi'
Derdim...
Benim derdim ezelden beridir.
Derdim var.
Dertten anlar mısın?
Çekilesi dert misin, deva mısın?
Beni geren dert ile bana bağlısın.
Derdine yanayım, gel dermanımsın.

Ey dert ortağım...
Ne yaparız bu halde, bu kıyamet kar kışta?
Derdim...
Ey tir tir titreyen sol yanım...
Eskisi gibi çarpar mısın onsuz da?
Derdim...

Benim içimde yaşa, benim içimde öl.
Benim için de yaşa, benim için de öl.
Benim içimden bir bak seni içimde gör.
Biriktir gözyaşlarını tek nefeste içim de gör.
Ait olmadığın bir yerde benim için de öl.
Bir kaç gece de olsa olur, benim için de öl.
Yeter ki silinmesin hatıralar aklından.
Aklından geçen bensem şimdi dön.

Tonlarca renge inat olabildiğince koyuyum alabildiğince doluyum
Gökkuşağını soğurup düştüm içine doğurup
Heba etme korunup, Aklanmazsın soyunup
Vicdanlarla Olunur, Sardıklarıma bürünün.
Ben en gerçek görünüm. Gidip sahte renkler sürünün.
Ölmeden önceki son sözüm.
Gecelerinin sesiyim. Düşüncenim, Kötüyüm
Adım siyah, Sanım kara, Kirli yüzünüm
Çok Bilen kör cahillere cesaret ödülü
Kimi ellerde mücevher, Kimi ellerde kömürüm
Beleş oksijenden tatlı karbonmonoksitten ölüm.
Yani alan memnun değil. Başta satan zaten uğursuz.
Umutsuz vakalarda yerim.
İlk başında her şey kusursuz.
El değmemiş varsa bulunsun.
Ak saçında tek tük müyüm? Seyrek Olan yolunsun.

Dokunursam büyü bozulur.
Kirlenirsin!
Kusurlarıma Bulaşırsın
Bakma göz yumduğuma güneşim ışığımsın.
Günahlarıma alışırsın, Zaaflarıma karışırsın.
Yapma!
Yanılırsın.

Boş sokakların Sahibiyim.
Bir dilek tut. Senin için kayan yıldızların sahiliyim
LOŞ
Geceler benim. Gün, Güneş Senin.
Yangın yer yerin, Söndüren benim.
Alışabilecek misin günahlarıma?
Gel karış zaaflarıma, Değ kusurlarıma, Dokun uzuvlarıma.
Bulaştıkça senim. Uzak dursan yeri.
Yakınlaşma derim. Dönüşü yok çünkü geri.
Başına bela sardın demin.
Söz geçmiyor dimi? Aşkın zerresinden emin.
Belki hak ettiğini verir.
Yani alan memnun değil. Başta satan zaten uğursuz.
Umutsuz vakalarda yerim.
İlk başında her şey kusursuz.
El değmemiş varsa bulunsun.
Ak saçında tek tük müyüm? Seyrek olan yolunsun.
Dokunursam büyü bozulur.
Kirlenirsin!
Kusurlarıma Bulaşırsın
Bakma göz yumduğuma güneşim ışığımsın.
Günahlarıma alışırsın, Zaaflarıma karışırsın.
Yapma!
Yanılırsın.

Güzelliğinden çatlamadan aynan, dön arkana bir bak.
Çirkinleşiyor dünya. İğrençleşti insan.
Dört tarafta savaş. Ütopya oldu barış.
Gerçeklerle tanış. Duyarsızlaş, iyice alış.
Evinde kelle koltuk, dışarıda zaten ölü.
İstiyorlar sen de bölün ama gözler hep pembe görür.
İdeolojileri siktir et ve büyük resmi artık gör!
İş çığırından çıktı çünkü en tezinden özüne dön.
Ben anlamam siyasetten, folloşlaşmış adaletten.
Çeksen gelir demokrasi.
Bu dünya farksız artık cehennemden.
Meşrulaştı cinayetler, rutinleşti tecavüzler,
Katledilecek bebek çok... Kınandı, bitti denir.
Ve TV canlı verir. Lanet olası vicdan nedir?
Bakıp bakıp beyni yedim. Yarın öbür gün sıram gelir.
Açlık dağ denizler aştı, şişin. Göt büyütün için, yiyin.
Hayvan sever geçinip timsah derisi çantalar giyin.

Oyun. Bu nasıl oyun? Fani dünya.
Ne çabuk alıştık bu güzel rüyaya.
Kalan uykusunda kalsın.
Kapı çalacak, çok geç olacak.
Sonrası malum yalnızlığın.

Zaman elini güçlendirir, elindekini alır.
Elin elinde olanı sonra tutar kıskandırır.
Zaman aynı zamanda elden ele de dolaştırır.
Şifa verir bazen, bazen eller bulaştırır.
Eller ikincileşir, sıfırlar eskir.
Böyle sonsuzlaşır.
Elleri buruşturur zaman.
Düşman eller sıkıştırır. Kardeş eller ayrıştırır.
Hasret eller kavuşturur. Kirli eller ovuşturur zaman.
Akar gider zaman nasıl geçti anlamadan.
Kırar döker hislerini. Yanıp sönersin parlamadan.
Gözünü kamaştırır sağlam aklı başından alır zaman.
Zaman aynı yalanı inandırır. Yanar döner zaman.
Bakarsın aynı. Bakarsın döner devran.
Bir bakmışsın akşam olmuş yüz çevirsen güneş doğar.
Zaman; ilaç. Zaman; zehir.
Zaman kısıtlı zaman.
Oyundasın, dünya yalan.

Farklı pencere.
Aynı manzara.
Zincirleme kaza.
Hatalı tamlama.
Bana mahrem peki kime çıplak?
Kimi cesur edip beni yapıyor korkak?
Sürüklüyor mesnetsiz, çifte standardı bol hayallerle.
İstanbul. Hemen atma köprüleri.
İki yakana bir şans daha sun.
Kurak yanağıma dökülür okyanus.
Taşar gamzelerime çözüldükçe buz.
Teselliler susturur bir süre.
İçime atarım yine kaçırır uykumu.
Küllendi. Nice umutlar yaktım.
Sıfatına layık şarkılar yazdım.
Daha dur bu bir şey değil.
Elim yakanda karşındayım. Yok şansın.
Kaldır at yüzündeki maskeni.
Patlamam an meselesi.
Burası tam yeri.
Bir yalan sonrası belki de kan gölü.
Bu kez ben söyleyeceğim son sözü.
Sabahı görmem zor bu bok gidişle.
Bir sürpriz bekliyorum.
Belki gelir de vazgeçerim saçma sapan fikirlerden.
Var gücümle dönüyorum ölümlerden.
Sürekli pazarlık önümde.
Buna can dayanmaz.
Alıp veremediği belirsiz insanlar.
Kaçamıyorum planlarından.
Şüphe ediyorum artık dostlarımdan.
Nereye dönsem çıkarınız var.
Utanıyorum insanlığımdan.
Gözü dönmüş canavar gibisiniz.
Satılık hisleriniz arkasında.

Derin nefesler al, ver.
Geçti tamam.
Her şey yolunda.
Huzur…
Eğer olmadıysa bağır, çağır, kır, dök.
Öfken diner.
İşler yolunda…
Değil.
Biraz zaman ver.
Olanlar olsun.
Gece olsun. Gündüz olsun.
Biliyorum bu zamana kadar hep sustun.
Zaman ver.
Nasıl unutsun?
Silip atmak kolay değil.
Rüyam da o, kabusum da o.

Bilmem hangi rüzgar attı.
Nerden esti tuttum.
Hangi dalga sayesinde kıyıma kadar vurdun?
Dön nerden geldiysen eğer oraya.
Söyleyeceklerini suya yaz.
Okunabilir ama bu çok zor bir ihtimal.
Dokunabilir. Kağıt denizi gözler ıslatır.
Yenilebilir ama yutulabilir değil.
Dibinde yüzenin karşısında.
Bu nasıl bir sır?
Sahte parantezler açma sakın!
Nokta kadar dürüst olamadın.
Ey anam ey yine beni kandırdın.
Nefesini tut. Son sözlerini de yut.
Ölümün önüne yürek koyamadın.
Gel yine gel, ben seni kandırmam.


Nakarat

Burdaysan hep kal benim ol.
Bu evde hazır yerin var.
Korkarsan yine kal benim ol.
İkimiz için yüreğim var.
Sanırım bu seni son defa görüşüm.
Ağustos sırılsıklam.
Eylülü sen nerden bilesin?

Kabası alınmış bir ev gibiyim, uzaktan bakınca temiz.
Dokunan anlar ancak gizlenilmiş kirliliğimi.
O perde aslında hakiydi, zamanla kahverengileşti.
Parmakların anlatmalı.
Bu sessizlik sakın kulaklarını aldatmasın.
Parmak uçlarınla yürü hatıralar uyanmasın.
Şu an kendini yalnız bildiğin kadar kalabalıktasın.
Korkuyorsun farkındayım.
Geri adım at ya da korkuna kaşları çat.
Yüzleşmeye değecek bu inat.
E hadi göster yüreğin varsa.
Nefesini tut. Son sözlerini de yut.
Öldürmez seni aşk.


Nakarat x2

Burdaysan hep kal benim ol.
Bu evde hazır yerin var.
Korkarsan yine kal benim ol.
İkimiz için yüreğim var.
Sanırım bu seni son defa görüşüm.
Ağustos sırılsıklam.
Eylülü sen nerden bilesin?

Yazımı kışa çevirdin. 'Üç ay daha bekle' dedin, açtın. Beni kandırdın, sabırsız hercai.
Koca bir mevsimi ben yalnız başıma donmak için beklemedim. Senin içindi, hayırsız sevgilim.
Güneşe aşık oldum yokluğunda. Ve hiç görmediğim bu yarin hasretiyle tutuştum kar altında.
Dua ettim… Sonumu bildiğim halde kararımla bütünleştim. Cesaretimle vardım gerçek aşka.
Saflığımdan yararlandın. Bedduam; kavrulup da solman öğle vakti, Temmuz ortasında.
İbret alsın aldatan ve kandıran hayırsız aşklar. Biri biterken diğeri başlar.
Başka bahara kaldık aşkım, ben artık yokum. Acın taze şimdi ondan böyle cezbetmiyor hiç bir koku.
Gel de dokun, hisset parçalarımı. Değiştir algılarını. Yükümün ağırlığını en iyi sen bilirsin!

Hüzün çöker bahar.
Kışa terk etti beni.
Hep soldurur, kendi açar durur.
Hercai…
Güneş kavursun seni.
Kışa terk ettin beni.
Hem suçlusun, hem de mağrur.
Hercai…

Bu mevsim anlamsız sen olmadıktan sonra. Kar ve kış kıyamet, güneşe hasret bir çareyim bu hali sorma.
Başıma ne geldiyse zaten geldi kıskançlıktan. Güneşe kavuştum sonunda. Uykumdan uyandırma.

Kuralına göre oyun.
Müptelaysan soyun.
Huyuma suyuma gel, itinayla yavşak olup.
Geç karşıma şöyle, lan suratıma konuş!
At gözlüğünü çıkarıp bak yutkunup.
'Seni aldatdım' de, 'seni kandırdım' de.
'Öyle değiştim ki başka zevkler aradım' de.
Yeter ki def olsun şüphem, kanıtlansın fikrim.
Hep güven yüzünden...
Rahatlatmak için girdiğin saçmasapan trip.
Bilinçaltın harbi garip.
Bizi bu hale sen getirdin, sen müzdarip.
Bu ne yaman çelişki annem?
Aynaya baksan hak verirsin salak ifaden!

Saçını başını biraz yolmalıyım.
Tokadımı yüzüne yüzüne çarpmalıyım.
Kafana vurarak öğreticem sana susmayı.
Bilirsin tersimi yerimde duramam.

Olmaz sana bunu yapamam.
Öfkem diner, acırım.
Yüz verdikçe tepeme çıksan da.
Kırmam, aşkımıza kıyamam.
Bize bunu yapamam.
Herşeye rağmen yine de susarım.

Alıcam karşıma vurucam.
Değerini bilip ucuza satıcam.
Çok güzel olucak.
Ağzına koyucam. Sigara.
Bende kal!
Rezilliklerin zibil gibi.
Diyorsun arkamdan 'itin biri'.
Gelmişini, geçmişini, ölüsünü, dirisini...
Ulan her gün birisini belki bir gün hepsini.
Koleksiyonuma toplicam sizi.
Muamelem özel olmicak.

Konumuz işkenceyse hayal gücüm sınır tanımaz. Sen iyi bilirsin tersimi.
Bazen yakandan tutup pencereden aşağıya fırlatasım gelmiyor değil hani.
Başımdan aşağı kaynar sular boşalırken gık çıkar da görelim hadi.
Adın sanın batsın emi! Beni dışarıda sessiz sakin biri ama bir o kadar patlamaya hazır bir volkan gibi.
Dengesiz yaptın!

Başım sağ. Kafeste kuşlar ölü. Gözümde can bulunca mazi dirilir kuşlar, patlar ödüm.
Kanatlarını duvara çarpar. Solumda deprem olur. Elini koyan hisseder. Ben el üstünde tuttum onu!
Şimdi gurbet. Bazen gecemi yokluyor. Ben ‘acım dindi' diyorum. Lanet artçı şoklar bitmiyor!
Ne yapsam gitmiyor. Hep bir köşede kalıcı. Kapatsam gözlerimde hala. O beni benden alışı var ya…
İlk günki kadar saf. İlk günki kadar temiz. Yüzünü görmek istemem, düşümde farklı yeri!
Zaman yıpratmıştır onu da benim gibi. Belki o da pişmanlıktan yerin en dibindedir.
Hiçbir alışkanlık olduğu yerden memnun değil. Hiçbir bekleyiş kavuşamayacağını bilene gerçekleşmemiştir.
Umuttur herşey. Umut yoksa gömün beni. Varla yok arasında yerim yurdum.


Nakarat x2

Belli değil.
Bugün dediğin olur haftaya.
Belli değil.
Salıya döner Çarşamba.
Belli değil.
Zamanı el avuçta sanma!
Gün olur dönmez o devran.
Belli değil hiç belli değil.

Derdinin devası 'zaman' dediler. Teselli edip gittiler. Acımı katlıyor bu mevsimler.
Yıllar çaresizliği dillendiren gel-git'ler. Keşkelerime yağar yağmur, zerre umut serpilmez!
Bir bilse hasretinden neleri unuttuğumu. Dönse şimdi, bir günde yeşertir kuruttuğunu.
Başımı hala dik tutan birazcık umut. Beslediğim umutla beslenenler.

Nakarat x2

Belli değil.
Bugün dediğin olur haftaya.
Belli değil.
Salıya döner Çarşamba.
Belli değil.
Zamanı el avuçta sanma!
Gün olur dönmez o devran.
Belli değil hiç belli değil.

İçine dön. Bırak, bırak tüm sesleri. Hissettiklerin haklı.
Bir o yana, bir bu yana çeler aklın. Yakaladın kaçırma. Saçı başı dağıtmanın alemi yok.
Ne oldum delisi eder felsefesi. Seni yer yutar her nefesinde.
İşin sırrı nefsinde. Lazım değil anlaman (Sus). O'nu irdeleme !
Şu an herkesten farklı (ve herkesten ayrı) hissediyorsun anlık.
Dokunsam ağlarsın bir anda. Bir yanın bir yanda.
Sanarsın farkındasın, bir o kadar da dışında.
Tam karşında… O sensin aslında.
Çırılçıplaksın. Isın, sevapların var. Dönüp günahlarınla üşü!
O seni terketmeden sen yakandan düşür.
Sen ki düşüne taşına memleketini gurbet ettin her vakit!
Değdir başı toprağına.
İçine atıp dimdik gezmek çok basit.
Hatırla vicdan kaç kez engel oldu. Sen ki başına buyruk…
Bak nasıl da düzene soktu, gık çıkarmadın !
Değdir başı toprağına.
Yerin burası, gir safımıza.

Nakarat x2

Kal diyorsam kal.
Yerin burası.
Ediyorsun inkar sen alın yazını.
Değdir başı toprağına.
Uyan ve kapat iştahını.
Kal diyorsam kal.
Yerin burası.
İstiyorsun ki kulun, kölen olayım.
Değdir başı toprağına.
Boz rahatını !

O'dur herşeyden üstün. Seni sen yapan sol yana küstün.
Sebep aradın rüzgara, döndün tersine. Hissin derisini yüzdün!
Boşa yordun geçen her saniyeni. Sapla saman karıştı şimdi.
Burası sanıp indin. Yoruldun in-bin. Gerçek önünde, aç bir bak !
Sökül çaldıysan. Dökül kırdıysan. Üzül yıktıysan. Yatacak yok yerin !
Değdir başı toprağına.
O senin yatacak son yerin.

Hatırla vicdan kaç kez engel oldu. Sen ki başına buyruk…
Bak nasıl da düzene soktu, gık çıkarmadın !
Değdir başı toprağına.
Yerin burası, gir safımıza.

Nakarat x2

Kal diyorsam kal.
Yerin burası.
Ediyorsun inkar sen alın yazını.
Değdir başı toprağına.
Uyan ve kapat iştahını.
Kal diyorsam kal.
Yerin burası.
İstiyorsun ki kulun, kölen olayım.
Değdir başı toprağına.
Boz rahatını !

Büyülenmemek elde değil.
Bir taşla iki kuş vurmalıyım, birisi şehir.
Sen yoksan bu şehir bana ne yaşatabilir?
Yokluğunuz aynı şekilde hissedilir.
İkinizi bir fethetmeliyim. Donanmalıyım.
Düşman ellere bırakmamalıyım.
Dört bir yandan kalbinizi kuşatmalıyım!
Dalıp giderim hangi açıdan baksam.
Düzenli kalp atışım aksar.
O an biter gerçek, hayal başlar.
Aşk kör eder gözümü. Savaşırım canla baş.
Kül ederim farkı kalmaz taşradan.
Yaşayana kabus burası benim olmadan.
Ebedi baharlar ülkesinin başkentinden sevgi, saygılar...

Atılır pabucu dama sen yoksan.
Bir başıma yaşarım sanma.
Eser rüzgar. Dinmez yağmur.
Büyür hasret olur zindan bu şehir.
Başkentim aşk, sebebim sensin.
Sen yoksan göçerim.

Ya kaybedersem...
Pes edeceğimden şüphem yok fakat sendelersem.
Kaldırır mısın yere düşersem?
Bırakıp gider misin yoksa öyle.
Hırs eder ya sersem. Sağa sola yalpalatır hani.
Tıpkı ayyaş gibi yığılırsın o an mutlusundur.
Ama kafa yapan hayallerin kaçı gerçek?
Önce kalbine alır sonra kafana koyarsın.
İhtimali yoktur başka. Kazanacaksındır!
Tam o anda küçük şehir büyür aşkla.
Bu savaş artık boyun borcundur.
Kurtulabilen öldü kurtuldu aştan.
Sana nice yaşlar...
Tarihi silemez ama yazabilirsin baştan!
Tek kişilik dev bir orduyum. Komutan kalbim.
Acımam benim olmazsan.
Adına başkent dedim. Yasla başını omzuma bana ağla.
Şüphen olmasın sevgimden, geçtim zevkinden.
Sen artık her şeysin!
Yaşanan dopdolu anılarımıza dalmışken üstüne yenileri gelsin.
Gönlüm şenlensin, yine rüzgar dellensin.
Sen yanımda ol yeter, isterse Sibirya'dan soğuk gelsin.
Sen varsan dayanırım ki yokluğunu bir çok kez anlattım aşkım.
Gel bu şehri beraber boyayalım.
Bütün ilhamı senden aldım.

Gölgene sığınıp örttüm kusurlarımı.
Masumluğun süt beyazı.
Payıma düşen gün ışığını kalkan gibi çarpa çarpa kırdın.
Sağ salim geceyi gördüm.
Göze perde çekildi, ay'a döndüm.
'Gel içini dök' dedi dolunay.
Tek şart; sarkmamalıymışım sabaha.
Sarktım sabaha. Düşman çatlatıyorum.
Ama korkuyorum da bir yandan akşam gecikir diye.
Suratıma dikilen o gözler yüzünden öfkeme yenilirim diye.
Bu korku bana zindan.
Seni aratıyor her gölge.
İnsan pislik, insan pişkin.
Kendine bakmadan beni yargılıyor!

Hepimiz mahkumuz.
Gözümüzü açtık sahte, yalan dünyaya.
Bizi hapsetti pembe rüyalarında.
Kimi gerçeği gördü.
Kimi çıkmaza saptı yolundan.
Ondan başka doğru hiç bir yol yok!

Ne yazık ki, ne yazık...
Hep bir gerekçemiz var.
Medet umduk gümüş, altından.
Uyanıp yalanı terk etmek var.
Ama ademoğlu kör oldu gerçeklere göz yummaktan!

İkisi gitti biri kaldı.
Bu gün dünü çiğnedi.
Yarın aydın.
Şu an baygın.
Üç gün dünya.
Her an ölecekmiş gibi hazır olmalı yarın!
Işık olmalısın sana.
Hatalarına çözüm bulmalısın!
İsyan etme O görür kullarını.
En ağır hakaretleri kendine yap!

Sırf laf olsun diye çattım, büyüdü hadise.
Yine kargaşa, gidiyoruz merkeze.
Bu boşvermişlik sicilime işledi.
Daha yeni başladık eğlence bitmedi.
Değilim masum, değilim pişman.
Niye kendimi kandırayım?
Muhasebesini yapmayalı vicdanımın değerleri değişti.
Gel gelelim haklısın komserim.
İnkar edip de demicem aksini.
Kapa dosyamı, çarp suratıma.
Borcumun ilk taksidi...
Lan mevzuya bak!
Ula ne hallere düştük!
Suçumuza güldük.
Damladı, göl oldu içinde yüzdük.
Derisini yüzdük hissimizin.
Böyle böyle unuttuk isminizi.

Senden aldıklarını geri vermez.
Hayat bencil... O belirler, sen uyarsın.
Lanet olası insansın. Senin bir inadın var.
Eğilen başını doğrultman da zor artık.
Eder ikna, sen olmazsın.
Bakarsın boşvermişsin küsüp herşeye.

Aç ağzını, yum gözünü.
Başımıza ne geldiyse hep susmaktan.
Bağır hadi bağır çağır.
Cevap ver alçağa.
Anlamadı susmanı!
As suratını, çat kaşını.
Başımıza ne geldiyse hep pısmaktan.
Kabullenme yeter yoksa su diye içersin benzin, eter.

Yedirme hakkını, makul olur teklif.

Çal acı biberini ağzıma. Yerli yersiz konuştum geçip karşına.
Ne düğümler çözdüm ipleri haklı sanıp... Yani öfkem önyargımdan.
Af dilerim. Affetmiyor gözlerin. Özür yetmiyor ama gel kabullenelim. Sen de benden az değilsin hani!
Suçunu bastırma! Zalimliğinin arkasında yatanı görmemek için aptal olmak lazım!
Yıkıl karşımdan! Senin gurur dediğine sevgi bastım! Ancak böyle kapatabildim yaramı kan kaybından.
Utancım yanaklarımı kızartadursun. Benimkinden daha ağır bir suçla ancak soğukkanlı olursun sen!
Bu duruş verecek senin hakkını. Yaptıkların yanına kâr Kalır.

İnandıramazsın, yalanına kanmam.
Bunu bilsem de sanma ki vazgeçerim.
Suçu üstüme alır, seni affederim.
Planların batsın, blöfünü yutmam.
Bunu bilsem de sanma ki ses ederim.
Bilmiyor gibi yapar, devam ederim.
Son bulur mu bu?
Daha ne kadar susarak içime atacağım?
Kurtulur muyum?
Daha ne kadar en dibe batacağım?

Gücünden güç kaybetmedin, sorun tamamen bende.
Hissetmiyorum artık, darbelerine alıştım.
Bu sabır değil tamamen duyarsızlık.
Gerçi haykırsam ne fark eder beni duyar mısın?
Vazgeçer misin ?
Sanmam kararlısın.
Güzel olan her şey gibi sen de zararlısın.
Laf anlamaz gönül ya buna da kondu, artık zavallısın!
Orda hayat nasıl ?
Burda her gün böyle.
Her gün savunmasız, her gün işkence.

Salma gururunu bırak kalsın.
Değmeyecek biri için alçaldın.
Aşk bu mu ? Yemişim sonucunu.
Yürünmüş yollar var. Yok huzur.
Bir kusrum gözünde bin kusur.
Sanki yapbozum anında birleşmemi bekliyorsun geri.
Kolay değil... Olay yeri yangınlar altında, mimlendin!

Bundan böyle mezesin içki masamıza.
Uyarsın iyi huyumuza, rakı suyumuza.
Şerefe... Namuslu geçinene...
İçelim alt üst edenlere.

Alabileceğin herşeyi aldın.
Beni çulsuz bıraktın fedakarlık.
Tüm olanlara rağmen bencil ve kinci olmamam biraz aptallık.
Yalnız kaldım, kalabalıkta sıradanlaştım.
En azından gururum vardı.
Karar mekanizmamı çökertip aldın. Onur mu kaldı!

Sığamadıklarından dolayı terkederler halayı.
Zoru görünce kaçanların alayı orda. Bu yol meşakkatli. Tepinmek üzere çıktılar yola.
De ki gidenlerine ‘uğurlar ola'. Desinler hakkında ‘bin güldü'. Bilirsin bir günlük sevdi onlar.
Üzdüler, sen bir güldün. O öyle kolay söyledi ki… Sen dinlerken dilin sürçtü.
‘O benim dünyam' dediği altı üstü üç gündü! Hafif değil yükün. Bir yere kadar bükül.
Her gün farklı kefen düşün. Düşünmekten kafayı üşüt!
Direnç için sabır elzem. Ve sen onu kaybedersen düşersin!
Öfke çukurları tehlikeli. Uzağı yakın sandım, gönle ırak kaldım.
O uzaklara var gidesim. Yok dönesim, çok sebebim var.


Nakarat x2

Kahvemden al.
Dudağımdan dökülmeden onu bul.
Kulağına ulaşmadan de ki sus.
Benim utancım kendime yeter zaten.
Seni sevdim ya destursuz.
Bak taşıyorum külfetini.
Bana bu cürreti verme dedim.
Beni dinlemedin.

Öyle uzaktan bakılmaz aşka. Yabancı kalma yaklaş. Mesafemiz mi fazla? Bahanelerle gözlerin dışarda.
Sözlerin firarda. Saçlarınsa rüzgarda. Lüzumsuz istismar. Genelde hep kaçtın.
Nedense güveni mahrum ettin aşktan. Kalbi mağdur ettin akılsızca, yap getir kolaysa taştan.
Bul getir eğer çok paran varsa. Bul getir ki bilelim aşka söz geçer mi saraylarda!
Senaryo kurmadan yaz içinden geçenleri. İpini koparıp attığında özgürlük kolay bir şeydi.
Hayat bir bilmeceyse çözebilen galip gelendi. Kopya çekmeden savaşsa herkes önünü görebilirdi.
Şimdi boş bir bardaktayım. İster içine zehri doldurup nefessiz bırak. İster bırak dudak payı.
Mazi yok etmiştir zaten geride kalanları. Unutmak zor yalanları.


Nakarat x3

Kahvemden al.
Dudağımdan dökülmeden onu bul.
Kulağına ulaşmadan de ki sus.
Benim utancım kendime yeter zaten.
Seni sevdim ya destursuz.
Bak taşıyorum külfetini.
Bana bu cürreti verme dedim.
Beni dinlemedin.

Deyim yerinde, ağzıma sağlık.
El üstünde tutulur aşağılık.
Boş konuşan hak savunucularının,
Çok bilmişlerin yancılarısınız.
Kör satıcıların aç gözlü alıcılarısınız.
Kafanızda yarattığınız kişilerin yalancılarısınız.
Takmıyorum ulan alıcılarınızı!
Özgürlük ister hapis fikirlerim.
Ertelerim, sanma söylerim.
Düşündüklerim umrunuzda değil.
Hasta fikirlerinize ortak isteyin.
Kendi çapında herkes en iyi, herkes en güzel.
Derse 'çirkinim' bil ki; iltifat bekler.
Yolumu dikizlerler cin gibi.

Zorlandım.
Olduramadım.
Akışına bıraktım.
Her şeyi zamana.
Değiştim inadına.
Bak hala burdayım.
Yıprandım.
Dayandım.
Yoruldum.
Sabrettim inadına.
Bak hala burdayım.

Önümde yırttılar saçmaymış şiirler.
Ayak üstü sohbette notumu verdiler.
Yetişkinler. Keskin tespitlerim onları altüst etti.

Ben çoktan geçtim çıkmaz sayılan yollardan.
Korudum hayallerimi kirli ellerden kollardan.
İllallah ettim yüz göz olan tüm dostlardan.
Yalnızlıklar seçtim aynı bölüm tekrarlar.

Bir tesadüf ki gülümseten seni.
Geri verecek yaşam enerjini.
Uzun mesafeler sabredebilenlere kısalır ama değil çekilecek gibi.
Sıska vücudum dayanır. Alışırım hamlayarak. Boşluk tamamlayarak.
Oflayarak puflayarak. Gidenler arkasından eller sallayarak.
Yaşarız bir ömür bitmeyecek sanıp.
Acıların bile damaktadır tadı.
Mimiklerime aldanma çünkü unutuyorum zamanla somurtmayı.
Çığlıklar kopuyor içimde. Yetenek sayıyorum inan susmayı.
Gülüp geçmeyi de öğrendim.
Duyarlı geçinenden daha duyarlıyım.

Kıçı kırık bir şarkı gecemi gündüz etti.
İzmaritler ezdim.
Nerden estiyse, kaldırımlar eşlik etti.
Dönüp durdu şarkı.
Adımlarımı saydım.
Kağıda ritim tuttu kalem.
23.Baskım.
Bir gün daha böyle bitti şimdi.
365 gün tamamlandı ben eksildim lan!
Mevsimlikler kaldırdı, indirdi zaman.
Hayat yüzüme yakışmayan kirli ifadeler giydirdi.
İhtimaller soluklandım.
İkramlarını sindirdim.
Çocuk ruhum kandırıldı.
İndirdim dudaklarımı.
İnanmıştım masallarına.
İlk duyduğumda, ağzım kulaklarıma varmıştı.
Çekti aldı oyuncağımı.
'Yok öyle dünya' dedi.
İkna oldum çocuk gibi.
Savaştırdı barış için.
Silahlandırıldık bir karış toprak için.
Binbir takla attırdı lanet olası para için.

Tıkasam kulaklarımı deliller susmaz.
Hatırlatır bu kabusun gerçek olduğunu.
Uyumak yok, uyumak yok.
Kapasam gözlerimi bu tablo silinmez.
Söylerler unutmanın kolay olduğunu.
Gel de bana sor. Zor dostum zor.
Zoru verin dayanırım üç günse ömrüm.
Mücadelemi görsün şahitler. Görsün!
Nerdesiniz? Nerdesiniz?
Ama susup şeytan olmasınlar dilsiz.
Haksız duruma düşmektir en beteri.
Bildim. Ve düştüm senelerce.

Göz açıp kapayana kadar oldu.
Bu gün de böyle bitti, attım bir çizik. Eksilirim.
Gitme, kal...
Düşman kalıcı, dost misafir.
Pişmanlık dirilten umutlar katil.(katil)
Ver neşemi. Cinayet var!
Sebebim; nefesim. Sabrım tükenir!
Kalmaz yaşama hevesim.
Bir tamamlanırım. Bir eksilirim.
Ne dibi, ne yüzeyi, ortasındayım denizin.
Ver neşemi! Geri ver neşemi.

Çekti aldı oyuncağımı.
'Yok öyle dünya' dedi.
İkna oldum çocuk gibi.
Savaştırdı barış için.
Silahlandırıldık bir karış toprak için.
Binbir takla attırdı lanet olası para için.

Tıkasam kulaklarımı deliller susmaz.
Hatırlatır bu kabusun gerçek olduğunu.
Uyumak yok, uyumak yok.
Kapasam gözlerimi bu tablo silinmez.
Söylerler unutmanın kolay olduğunu.
Gel de bana sor. Zor dostum zor.
Zoru verin dayanırım üç günse ömrüm.
Mücadelemi görsün şahitler. Görsün!
Nerdesiniz? Nerdesiniz?
Ama susup şeytan olmasınlar dilsiz.
Haksız duruma düşmektir en beteri.
Bildim. Ve düştüm senelerce.

Göz açıp kapayana kadar oldu.
Bu gün de böyle bitti, attım bir çizik. Eksilirim.
Gitme, kal...
Düşman kalıcı, dost misafir.
Pişmanlık dirilten umutlar katil.(katil)
Ver neşemi. Cinayet var!
Sebebim; nefesim. Sabrım tükenir!
Kalmaz yaşama hevesim.
Bir tamamlanırım. Bir eksilirim.
Ne dibi, ne yüzeyi, ortasındayım denizin.
Ver neşemi! Geri ver neşemi.

Ben Alper Ay ve Yıldız yanımda Do ve Re
İki Sıfır Bir İki
23. Baskım nokta

Göz açıp kapayana kadar oldu.
Bu gün de böyle bitti, attım bir çizik.
Gitme, kal...
Düşman kalıcı, dost misafir.
Pişmanlık dirilten umutlar katil.
Cinayet var!
Sebebim; nefesim. Sabrım tükenir!
Kalmaz yaşama hevesim.
Bir tamamlanırım. Bir eksilirim.
Ne dibi, ne yüzeyi, ortasındayım denizin.

İplerimi saldım dibime dal diye.

Tüm köprüleri attın.

Senin sınırların kendine.

Fedadır parçalarım mayınlarına.

Hebayım. Alışmak zor vedalarına.

Söyleyemem birikir. Düğümlenirim.

Göz yaşlarım noktadır son satırlarıma.

Akar damla damla.

Elim kırılmak ister tam şu anda.

Dilimde söyleyemediklerim...

Buruşturdum attım.

Sana bu mektubu bizim cehennemden yazdım.

Cehennem kor, yanma diye.

Eksildim.

Günden güne eskitildim.

Yine es geçildim.

Hep bekletildim, hiç geri dönmediler.

Ağzımla kuş tuttum yine görmediler.

Yaz dedi kalem onu yaz dedi bana.

Dök dedi içini ki sesin duyulsun.

Alıştırmadan peşin söyle ki açık sözlü kişiliğine vurulsun.

Tam yeri şimdi bana şans dile.

Tedirginim eteğimdeki taştan bile.

Bunu yazmam bir intihar.

Bile bile sessiz kalmam bir daha!

Ne yaparsan yapayım yine aynı sonuç.

Ama yaşarken ölmek zor bir durum.

Bunu kabullenip kendime gelmem şart.

Acıların en onursuzudur aşk!

 

Kambur edici hayat. Sorumluluğu sırtımda.
Kalabalık içinde yalnızlık…
Bıyıkaltı pis tebessümler…
Sözüm biter, gözüm olanı izler.
Ne çok dilersem o kadar az olur.
Her gün ölür, doğar yeni bir umut.
Teselliler yalan. Ya diyor 'unut' ya da 'vazgeç'.
Bırakma sımsıkı tutun!
Bütün bu uğraş, bütün bu çaba biraz huzur için.
Var gücünle çalış didin. Sorsan bilmez emek nedir!
Tecrübelerin ucuz. Bir bok değil alın terin!
Sırf bu yüzden darda elin. Paran kadar konuş beyim!
Ayağımın altı mosmor.
Sabırla tükettiğim, genelde uzattığım, pes etmediğim yol.
Sonunda son bu hasret. Varınca zaman bol yaşanmak için.
Hayalim yaşattırmak için var!


Nakarat x2

Alıyorsun benden en güzel rüyalarımı.
Alma! Bana bırak.
Burayı çekilmez ediyorsun.
Zor ısınır insan.
Yeter alma umutlarımı!
El avuçta kalanlarımı yalvarırım bana bırak.


İrade mi iade mi ? Böyle sorar hayat.
Önce senden alır ifadeni. Sonra zor olanı dayar.
Ayağın kayar, sabır taşar, zaman aşar seni.
Boğul buyur deniz.
Ne yüzücüler kıyıya vurdu demin.
Ne kaptanlar kaldı ne de gemi ama siz hala aciz kula kulluk edin!
Gelişi güzel punch. Herşeyin bir yeri var.
O kayan yıldızda herkesin dileği var!
Farkın yok, herkesle aynısın.
Eleştiriyorlar. Bir çoğunuz aynasız.
Tadından yenmez olan tatlı mı?
Herkes haklı zaten. Adaletine saldırın!
Ordan oraya yolculuk. Gittiğim yer de farksız.
Aynı güneş, aynı toprak, aynı ay ve aynı yıldız.
Duyulmuyor feryadım! Sözcüklerim veryansın.
İçimden gelenleri içimde bıraktın!


Nakarat x2

Alıyorsun benden en güzel rüyalarımı.
Alma! Bana bırak.
Burayı çekilmez ediyorsun.
Zor ısınır insan.
Yeter alma umutlarımı!
El avuçta kalanlarımı yalvarırım bana bırak.

Gözümün içine soktuğu tüm gerçekler rüyalarımı birer birer yok etti.
Gidenden arta kalan olgunlaşan yürek!
Ver bütün cesaret madalyalarını, hak ettim.
Ben isterken dünyaları, dünya bana şükretmeyi öğretti.
Ve o büyük sözlerin bir gün elbet yutulabileceğini gösterdi.
Hala yaşıyorsam eğer, umudum var demektir!


Alıyorsun benden en güzel rüyalarımı.
Alma! Bana bırak.
Burayı çekilmez ediyorsun.
Zor ısınır insan.
Yeter alma umutlarımı!
El avuçta kalanlarımı yalvarırım bana bırak.

Dönüp duruyorum yatakta. Saydım sonsuz tane koyun var.
Bi türlü kafamda bitmeyen sorunlardan tut, günün özetini bana dert yapan anılar var.
Hemen kurtulmalıyım ! Unutamıyorum, ket vurmalıyım geriye.
Sustukça çıldırdım. Aklı selimdim, döndüm deliye !
La la lay la la lay lay lom.
Mantık üç cümleden ibaretmiş.
Düş kuruyorum beni oyalama.
Dürttüğün sol parmağının sonu selamet değil !
Nedendir bilmem, göz kapaklarım kepenk indirmiyor kaç gecedir.
Bilmem kaç gündüz atlattım.
Ölüp düşündüm, taşındım çöplüğe dönüştüm !

Tez yattım.
Tez uyanırım sandım.
Umutlanamadım hiç.
Yoramadım düşe hayrımı.
Kovamam, yine gelip beni bulur kabus !
Uykumu çalıp gider, sabah olmaz.
Gün korkak, doğmaz.
Ne biçim tonu mavinin ?
Aydınlığın yolu sis, tozu toprak.
Pis ayakların laneti.

Rengini çaldılar gökyüzünün. Bulut biraz üşüyor. Donuk bakıyor güneş.
Yağmurum ol. Birik taşıp göllere karış geri.
Yanaklarımı kurutan yaş biliyor.
Sol şeritte aşka çarptım demin.
Suçlu kalbim, kanıtım yok.
İki gözüm aksın desem bahanen çok.
Şerrinden korktuğumun boş sol tarafı !
Didik didik aradım bulamadım yılanı.
Dört dörtlük planı. Acaba kaçıncı yüzüyle vermiştir selamı ?
Kaçıncı tebessüm aldattı suratımı ?
Yatıştım, olmadın oralı.

Tez yattım.
Tez uyanırım sandım.
Umutlanamadım hiç.
Yoramadım düşe hayrımı.
Kovamam, yine gelip beni bulur kabus !
Uykumu çalıp gider, sabah olmaz.
Gün korkak, doğmaz.
Ne biçim tonu mavinin ?
Aydınlığın yolu sis, tozu toprak.
Pis ayakların laneti.

Geçtim aydınlıktan. Geçtim yarından, iki saat sonrasından.
Dilimde hep bi umutsuzluk nağrası. Duvara çarpıp yankı bulan haykırışlarım.
Uykumu bölen kabuslarım, ter içinde uyanışlarım. Bu gün de olmasın yarın.
Bu gün de doğmasın güneş, olmasın neşem.
Ruh halim nasılsa aynı mavinin tonları.
Tez yatmalıyım.

Tez yattım.
Tez uyanırım sandım.
Umutlanamadım hiç.
Yoramadım düşe hayrımı.
Kovamam, yine gelip beni bulur kabus !
Uykumu çalıp gider, sabah olmaz.
Gün korkak, doğmaz.
Ne biçim tonu mavinin ?
Aydınlığın yolu sis, tozu toprak.
Pis ayakların laneti.

Laneti üstümde..
Dore, Dore
Ay yukarda, ışığım yıldız benim !
Gün korkak, güneşim hiç doğmaz.
Bu neyin mavisi ?
Laneti neden benim üstümde ?
Üstümde.

Sakın kesme hızı, doldur hancı!

Yemin ol, kana kana içerim seni. Çarpan kalbim aşk menşeli. Rüzgarım ol, şereflendir yelkenimi. Gülsün bu sefer beklediğim şans. İşle yat demek kolay. Suçumun vebali benim boynuma dolanacak. Gel gelelim sana yol, bana hüsran… Çözerim iplerimi bağlarsan, giderim var! Yeni bi' şantaj bu huzuru beklerken… Düşman eksik ya kaçtı tılsım! Sabırdan arta kalan kırıntılar… Yine iyi dayandı Alper Ayyıldız. İnsanların bozulmuş kimyası. Değişmiş üslubu, yok olmuş vicdanı! Bil artık gerçeği yok olsun inkarın. Çivisi çıktı, kaybettik dünyayı! Selam almaya yüzün olsun. Sen yaratmadın, sen sadece kulsun. Bu ne hırs ve kibir? Koru nefsini! Pay çıkar hatalarına. Yüzleş, özeleştiri yap. Bahanelerden daha çok ne var ? Kendin için bi' kez olsun zora kaç. Her yer insan… Biliyorum senin de çekip gidesin var.

Nakarat x2

Meylettim sana taşınıp. Gözlerin alay etti. Bense sadece seyrettim ruhuna(sana)karışıp. Ayrıştım hücrelerimden. Bu ne kalp mi? Taş bence. Fırlattım attım, sekti denizimden. İşkence gibi bir şey seni sevmek. Suratına küfretsem yakışır!

Kırık kalbime hoş geldin. Yeni değil bu acı. Yama değil görülür. Henüz keşfedemedim, içten satılık. İyi niyetim suistimal için var. Güle yok borcum dikenini sapladı. Güvenmiştim ona, o hesapladı. Ama tecrübe kazandım seçtim fesatları. Yiyip bitirdi şüphe beni. Yalnız kaldım bu yüzden bir tek 'ben' var. Beni geçtim benden öte 'ben' var. Tanış sayılırız benle. Beni başkasında aramam sereserpe. Bu yol bana uymaz. Sana çıkan her yol bana çıkmaz. Bunu bil, bunu kavra. Bu şarkı koymaz sana. Suratına küfretsem yakışır! Ancak tükürürsem sana yakışır!

Nakarat x2

Meylettim sana taşınıp. Gözlerin alay etti. Bense sadece seyrettim ruhuna(sana)karışıp. Ayrıştım hücrelerimden. Bu ne kalp mi? Taş bence. Fırlattım attım, sekti denizimden. İşkence gibi bir şey seni sevmek. Suratına küfretsem yakışır!

Adım; Ayyıldız.
Ayrıştım hücrelerimden.
Kalbi melodik atan adamın adı; Dore.
Ayrıştım hücrelerimden.
Ayrıştım hücrelerimden…
Suratına küfretsem yakışır!

Ver bana beni geri hemen...
Neden neden neden neden neden bu hale düşürdün beni?
Ben sana ne ettim ki?
Bir türlü gelemiyorum geri ne kendime ne sana.
Gerek yok anlamana, anlasan gitmezdin.
Yaram kanar, kalbim yangın yeri.
Közümü küle çevirir nemin.
Ben sana ne ettim ki gittin, dönmedin geri.

Konuk olur. 'Artık git' dersin, gitmez.
Kurulur aşk, misafirliğini bilmez.
Unutsa da bazen ikramsız adam geçmez.
Seni bulur, saklanman fayda etmez.
Sürpriz olur geç gelen mutluluk, 'hayat güzel' dersin.
Zaman geçer, iyice tanır, her ana küfredersin.
Her koşulda döner sanma, beklersen çok beklersin.
Kovarlar vazgeçmezsin, 'birazdan gelir' dersin.
Yalnızlık sarar dört bir yanını adımını atacak yerin kalmayana dek.
Kendine gelene dek, gelmezsen ölene dek bir eksik tadacaksın.

Ey yalan sevip gönül çelen...
Bakıp bakıp bakıp bakıp bakıp gardımı düşüren kişi.
Ben sana ne ettim ki?
Bir türlü gelemiyorum geri ne kendime ne sana.
Birazcık acı bana, acısan gitmezdin.
Adın kalır, acın cehennem gibi.
Dibine batırıyorsun beni.
Ben sana ne ettim ki gittin, dönmedin geri.

Konuk olur. 'Artık git' dersin, gitmez.
Kurulur aşk, misafirliğini bilmez.
Unutsa da bazen ikramsız adam geçmez.
Seni bulur, saklanman fayda etmez.
Sürpriz olur geç gelen mutluluk, 'hayat güzel' dersin.
Zaman geçer, iyice tanır, her ana küfredersin.
Her koşulda döner sanma, beklersen çok beklersin.
Kovarlar vazgeçmezsin, 'birazdan gelir' dersin.
Yalnızlık sarar dört bir yanını adımını atacak yerin kalmayana dek.
Kendine gelene dek, gelmezsen ölene dek bir eksik tadacaksın.
Eksildim.
Günden güne eskitildim.
Yine es geçildim.
Hep bekletildim hiç geri dönmediler.
Ağzımla kuş tuttum yine görmediler.
'Yaz' dedi kalem 'onu yaz' dedi bana.
Dök dedi içini ki sesin duyulsun.
Alıştırmadan peşin söyle ki açık sözlü kişiliğine vurulsun.
Tam yeri şimdi bana şans dile.
Tedirginim eteğimdeki taştan bile.
Bunu yazmam bir intihar.
Bile bile sessiz kalmam bir daha!
Ne yaparsan yapim yine aynı sonuç.
Ama yaşarken ölmek zor bir durum.
Bunu kabullenip kendime gelmem şart.
Acıların en onursuzudur aşk!

Konuk olur. 'Artık git' dersin, gitmez.
Kurulur aşk, misafirliğini bilmez.
Unutsa da bazen ikramsız adam geçmez.
Seni bulur, saklanman fayda etmez.
Sürpriz olur geç gelen mutluluk, 'hayat güzel' dersin.
Zaman geçer, iyice tanır, her ana küfredersin.
Her koşulda döner sanma, beklersen çok beklersin.
Kovarlar vazgeçmezsin, 'birazdan gelir' dersin.
Yalnızlık sarar dört bir yanını adımını atacak yerin kalmayana dek.
Kendine gelene dek, gelmezsen ölene dek bir eksik tadacaksın.

Ve bu eksikle yaşayacaksın bir şekilde.
Kendine gelene dek, aynada her Allah'ın günü başka bir yüze bakacaksın.
Ama bir kez olsun 'bu ben miyim' diye sormayacaksın, avutacaksın kendini.
Umutlarından eksiltip hayallerinden soyutlayacaksın sen bildiğini.
Bırakacaksın artık zamana...
Sarılacaksın yalnızlığına.
Çıkaracaksın hayatından sana zarar veren herkesi, her şeyi.
Ama önce sen bildiğini sonra sana acı söyleyen dostu, seni bu hale getiren sevgiliyi.
Savaşacaksın sessizliğinle.
İçinde fırtınalar koparken soğukkanlılığını nasıl koruyabilirsin ki?
E hadi ama sıkma artık kendini.
Utanmanın ne alemi var.
Bağır bağırabildiğin kadar!
Dağıt bulunduğun yeri!
Teselli etmeye çalışmasınlar artık seni.
Bırak böyle kabullensinler.
Sen kendini bu şekilde kabullenmedikten sonra başka kime söz geçirebilirsin ki?
Unutma, senin en büyük düşmanın ta kendin.
Kendine iyi bak.

Yaşım başımı çelmekte.
Kısıtlar özgürlüğümü.
Yasaklar oyuncağımı.
Yirmi ikinci baskım bak tükenmekte.
İçim kan ağlarken dışım düğün dernekte.
Bir gözüm alçakta öbürü yüksekte.
Tez düşür beni tümsekten.
Keyif alamadım büyümekten.
Ölüme yürümekten emeklemeye hasretim !
Dokunulmazdım, hayal kurardım bir köşede.
Düşümle müzik yaptım attılar bir köşeye.
Bana varamaz, beni anlayamazlardı.
Kendi dünyaları dar diye.
Dışım bütün, içim bölük bölük bin parça
Hayal kırıklarım yüzünden sürekli varsayımdayım.
Kandırırsın aldanıştayım. Kolayca sızabilirsin dayanıksız surlarımdan.

Surlarım, dayanıksız kalbime ispat.
Tedbirin adı; düşmanlık.
De ki vicdansız de ki taş.
Bu ne haksız siftahtır !
Derim aşktır en belası
Hayırlısı Hayırsızı aman bırak uzak olsun.
Bakışın dayanıksız kalbimin idam cezasını verir.
Adın cellat mı ? Gerek istihkam, gerek aşk.
Bu sevgi değil küstahlık !
Sonum hüsrandır ya da siftahtır kaybedilenin aksine.

Kanın donar, yüzün düşer.
Sonra duyarsızlaşırsın.
Alışkanlık sanıp atıştırmalık yaşarsın aşkı.
Nerenle doyarsın sen ?
Ne boş bir boğazsın !
Sen bu bekarlıkla karıyı kolay boşarsın.
Sen hazımsızsın.
Geniş midende zafiyetlik
Gözünde şehvet menüsü
Kalbi kaplamış kibir ve kin.
Sen vekilisin kör şeytanın.
Kararttığın o sol yanında nefsin afiyetlik.
Hayıflandı aciz, yanılttı nefsi.
Bir tutam şer hayra vardı dili tutuldu şaşkınlıktan.
Kes artık sorgularını ne buldun ki sapkınlıkta.
Güvendiğin o maddiyatın bir gün olur ya ellerinde toz.
O zaman anlarsın ne ettiğini.
Kavrarsın ne ektiysen aynısını biçtiğini.
Yarım akıllı. Okuma martavalını !
Kanıtların yetmedi mi ? Yazık, inkar ettin gerçeğini


Alper Ay & Yıldız Oğlum. Beat'te Do & Re. Yanımda Kadir Süzgün.
Kalpte düş ve müzik. Burası Ebedi Bahalar Ülkesi.
Biz nerdeyiz sen nerdesin ? Nerdesin kayıp Nerdesin ?
22.Baskı 2011 oğlum. Ben hala aynı şarkıyı söylüyorum.

Yine pişmanım.
Geri dönülmüyor, halden anlasana.
El, pençe, divanım önünde. Beni affet.
Eriyorum günden güne...
İnanıyorum bir umut var.
Kader kısmet işi bunlar.
Bana müstahak ama bu kadarı fazla değil mi?
Acımıyor musun halime?
Tüküreyim böyle kör bir talihe.
Aleyhime akıyor her saniye.
Mücadelemi kesmiyorum ama zulamdan harcıyorum nefes alim diye.
Gücüme gidiyor rezillik vaziyetim.
Aşkın uğrunda kaybettim haysiyeti.
Dalga geçiyorlar, hep beni seçiyorlar.
Ezilip büzülüyorum sırf dön diye.

Ama dönmezsin.
Biliyorum beni sevmezsin.
Gidiyorum hadi eyvallah.
Ettim aşktan illallah.
Seni böldüm günlere, aylara.
Geçti mevsim yetmedi yıllar da.
Sen bilirsin gitmem kolay kolay.
Zoruna gitmesin gidişim.
Geri dönebilirim...

Sen dönmezsin.
Biliyorum beni sevmezsin.
Gidiyorum peki eyvallah.
Ettim aşktan illallah.
Seni böldüm günlere, aylara.
Geçti mevsim yetmedi yıllar da.
Sen bilirsin gitmem kolay kolay.
Zoruna gitmesin gidişim.
Gitmeyebilirim...

Tükürim böyle kör bir talihe.
Alehime akıyor her saniye.
Mücadelemi kesmiyorum ama zulamdan harcıyorum nefes alim diye.
Gücüme gidiyor rezillik vaziyetim.
Aşkın uğrunda kaybettim haysiyeti.
Dalga geçiyorlar, hep beni seçiyorlar.
Ezilip büzülüyorum sırf dön diye.
Beni sev diye.
Yine pişmanım.
Geri dönülmüyor, halden anlasana.
El, pençe, divanım önünde. Beni affet.
Eriyorum günden güne...
İnanıyorum bir umut var.
Kader kısmet işi bunlar.
Bana müstahak ama bu kadarı fazla değil mi?
Acımıyor musun halime?

Ama dönmezsin.
Biliyorum beni sevmezsin.
Gidiyorum hadi eyvallah.
Ettim aşktan illallah.
Seni böldüm günlere, aylara.
Geçti mevsim yetmedi yıllar da.
Sen bilirsin gitmem kolay kolay.
Zoruna gitmesin gidişim.
Geri dönebilirim...

Sen dönmezsin.
Biliyorum beni sevmezsin.
Gidiyorum peki eyvallah.
Ettim aşktan illallah.
Seni böldüm günlere, aylara.
Geçti mevsim yetmedi yıllar da.
Sen bilirsin gitmem kolay kolay.
Zoruna gitmesin gidişim.
Geri dönebilirim.

Geri dönebilirim.
Dönmeyebilirim.
Böyle de bir ihtimal var yani.
Ay yanında yıldız, do yanında re.
2011 kızım, sol yanımda sen.
Ah sen var ya... Sen var ya sen...

Sen dönmezsin.
Biliyorum beni sevmezsin.
Gidiyorum peki eyvallah.
Ettim aşktan illallah.
Seni böldüm günlere, aylara.
Geçti mevsim yetmedi yıllar da.
Sen bilirsin gitmem kolay kolay.
Zoruna gitmesin gidişim.
Geri dönebilirim.

Gökyüzü çaldım, gözüne kattım maviyi ya da okyanusu kıskanıp düş gördüm. Uyandım, gündüze sövdüm. Erken yağan o yağmura da çatmışım. Akar damla inat gözümün içine, karışır tuzu. Hissiyatı yok, o sadece su çünkü. İçen ölür mü ? Suyun zehirli, e benim gönüllü. İçir… Tadını bilmediğim bi' meşrubattı şarap gibi. Çarçabuk hazırlanırdım eceli beklediğim gibi. Rızanla olmayacaksa, olmasın. Neden mızıkçı çıktın oyunun ortasında azar yiyen çocuk gibi ?! Maziden kalan bedelse öderiz oğlum… Tek şey oysa takma kafana, az bi' pişmanlığımız var afili. Hatırlarım gereksiz olanı, gereği olanı zati biliyorum be napim yani haketmeyen kazanmışsa. Canımdan vazgeçip sebeplendiğim değerler basit değil. Zaman değişti torun der dedem ve ben de söylenip değerlerimle bugüne doğru yollanırdım. Nihayetinde kördü gözlerim ben aldatıldım. Yeri gelince konuştum katıksız doğru söyledim bu yüzden kovuldum dokuz köyünde huzur yok bana. (Kral çıplak…) İltifat seanslarında yüzüme bakma dön arkana !

Nakarat

Endişelerim artıyor artık ! Neylerse eylesin aşk… Ay ! Kızgın olabilirim, güneşime sarkmayın, parlar ani… Düş yakamdan ! Lan geçiyor vakit, zamandan korkuyorum. Üzülüp kırılan kalbini onaramıyorum. Üşüyor gönlüm, ört diyosun. Gidiyorum olmuyor, kalıyorum olmuyor ne bu dengesiz halin ?! Gel, yetemiyorum kendime… Gel ! Ne yapıyosun, kendine gel ?! Hemen al bi' nakit ile sevgi denenden. Pek bi' şey isteyemem…

Sersefilim, elimde yok bi' çare. Zavallıyım… İşlevsiz bi' fiile mensup olsam, umrunda mı ? Sentetik tavırların planlı yahut ruhundadır. İçim dışım bir diyen neden uçurtma ucundadır ? Ezilmişse birisi kesin üstün olan zaman tanır. Suçlanınca kul, kaslanır kendini bişey sanır. Ee astar ister aklanır bi' yüz bulan ve suçlu olanı güç yüceltecek, sonuçta sert adımlar atılmalı. Ve ilk günler tabi arım balım… Akabinde ölüm kalım. Sönen alev tutuşmalı hep. Kor gibi yakar ve kor gibi düşer aşk. İlk başında haz etmezdi, etekleri tutuştu bak. Ölümlü hayat yani susuzluk var. Ömür geçer sen istedikçe gönül gözünü yummaz. Yolunda varsa kumpas, inceler titizce def edersin. Pişman olduğun herşeyi yolun sonunda öğrenirsin. Son bi' şans vermiyor hayat sana bana. Güz gibi hüzün oldum, kış yalınayak. Mahmur çift göz daldı dolunaya… Yine küstü kış bana. Yüreğime zehir gibi lavdı fışkıran. Derinden sövdüm aldanışlara. Yana yana varma karaya, çarp dalgalara…

Nakarat

Endişelerim artıyor artık ! Neylerse eylesin aşk… Ay ! Kızgın olabilirim, güneşime sarkmayın, parlar ani… Düş yakamdan ! Lan geçiyor vakit, zamandan korkuyorum. Üzülüp kırılan kalbini onaramıyorum. Üşüyor gönlüm, ört diyosun. Gidiyorum olmuyor, kalıyorum olmuyor ne bu dengesiz halin ?! Gel, yetemiyorum kendime… Gel ! Ne yapıyosun, kendine gel ?! Hemen al bi' nakit ile sevgi denenden. Pek bi' şey isteyemem…

Küstah tavrıyla yağar yine yağmurlar…
Yağmurlar… Daha bitmedi başlangıçlar…

Felaket habercisiymişim… İşine gelmiyor ya hakkın katiliymişim… Ben bi' kahpenin nezaketiymişim dediğine göre. Yüzümü örtbas edip niyeti kötüye alet etmişim. Onun dediğine göre… Ben ne lanet herifmişim, kazandığımı hep pay etmişim… Ve maalesef yanlış adama dostluk etmişim… Doğru olanı seçeyim derken doğru şıktan etmişim bu testi kendi ellerimle. Edenle bulanı aynı kefeye koydum, yanlış ettim. Zarardan dönen bendim, onlar karı örtbas etti. Yıldız kaydı senin için dileğimi mundar ettim. İstikametim biletli deyip çıkmaz tarif ettin. Hastalık tedavisiymiş bulduğu çözüm. Benim göğsüm ağrıyor ne anlatır ki konuyu bilmişçe ?! Kaçma fikri sindikçe tuttun elimi bağladın.
Kelepçe dahi faydasızdı, gitmek istediğimde…

Küstah tavrıyla yağar yine yağmurlar.
Yağmurdan korkarken hep doluya tutulmuş aşk.
Kara gözleri ıslanmış, yanlıştan ders almış.
Görmelisin uslanmış. Daha bitmedi başlangıçlar…
Önümüzde yıllar var… tarifesiz yollar…
Talihsiz tüyolar ver, en dibe de vurulmuşsak.
Bizi kim kurtaracaktır ? Küstah yağmurlar mı ?
Canım daha çok yanacaktır. Ama henüz bitmedi başlangıçlar.

Öyle uzaktan bakılmaz aşka… Yabancı kalma yaklaş. Mesafemiz mi fazla ? Bahanelerle gözlerin dışarda… Sözlerin firarda…
Saçlarınsa rüzgarda… Lüzumsuz istismar… Genelde hep kaçtın...
Nedense güveni mahrum ettin aşktan. Kalbi mağdur ettin akılsızca, yap getir kolaysa taştan. Bul getir eğer çok paran varsa. Bul getir ki bilelim aşka söz geçer mi saraylarda ? Senaryo kurmadan yaz, içinden geçenleri. İpini koparıp atabilirsen özgürlük kolay bir şeydi.
Hayat bi' bilmeceyse çözebilen galip gelendi. Kopya çekmeden savaşsa herkes önünü görebilirdi. Şimdi boş bi' bardaktayım.
İster içine zehri doldurup nefessiz bırak. İster bırak dudak payı.
Mazi yok etmiştir zaten geride kalanları. Fikrim önemsenmeseydi, yine de rap yapardım.

Tastamam kağıda saplanan keder, tarumar saçını şanslı kurdelama bağla. Gözüne rimel çek bi' de ağlamaya çalış ve kandır aklınca. Buldunuz ama yol saptığında, durdunuz ama son yazdığında. Pişmanlık sızılarınızı durmadan anlatın şimdi kirli psikologlarınıza. Aşkımızın IQ'su pek tavan yapan cinsteymiş... Allah Allah ! Lan çok bilmiş sen hiç ağladın mı gökyüzünden düşen yağmurlarla ?! Karıştın mı yaşlarınla, sırılsıklam oldun mu ki geçmiş karşıma laf yapıyorsun ?! Üstüne üstlük para alıyorsun sanki dertlerimi sahiplenmiş gibi. Ben, beni dinleyen olsam deli derler bana. Beni bana katabilen anılar vazgeçerse kim seni bana yar eder ki söyle ? Can damarından akan kanlar kirli demek ki pıhtılaşmadan üfle. Gel ya da benimle düşlere dal ve de tak projektöre sonsuzluk izle. Rastgelirse şans, riskini görme. Toprak üstü bas, ayağını yerden kesmeden at adımını. sor kendine, çak kibriti yak, dumanını üfle. Ciğerime çektiğim hiç temiz değil. Verilen sözler hep yemin gibi. Düşmanlar var müttefik tipi. Cin geçinenler çarpamaz beni ! Garantisiz açmam gözümü, beni kandıran insanlar çevremde. Yaram derinken bastın közünü, tuzu kuru vicdansız halinle. Satılık insan bi' paket halinde, nakite bağlı ipi çeker azmiyle. Arifi kurtaran aklı değil de kör cehaletindeki panik haliyse şartlara uyman gerekiyor evlat. Kendine hakim olamadıysan kaç avukat gerekli davan için ?! Sor bi' kere de kendine sor, özeleştiri yap. Narşist ol git kendine tap. Ayna çatladığından bitti etap. İçi dolu gözüken fos çıktın sen, fosfor halinde sön parlayarak. Rayına oturan tek şey tren. Seni raydan çıkarmak isteyen siren çalmaz, sinsice sokulur yanına. Dost geçinen şüphe etmez lafına. koz edinen, gizi koymaz kapıya. Yol gibi gözükeni tutmaz araba. Rol yapar ama sesi uymaz kılığına. Koşmayan elbet varamaz sonuca. Gündemi kaplayan aptal magazini zaplıyorum diye duyarsız oldum. Uçkur derdindeki veletlere mi sövdüm diye ben saygısız oldum ?! Sistem yanlış, dersler ve sınavdan yana hep kaygısız oldum. Çok mu çalışkan senin oğlun, onun ezberden başka yolu yoktu ! Sayfayı çevirmen anlık diye bi' kitap bitmez, kendini kandırma. Gezdiğim kadar öğrendim derler, onlar öğrendi sen alkışla. Ressama resmin konusunu sormadan anlamaya çalışsan aklınla. İyi-kötü diyip bölmek de yanlış, yanlışı bil doğruyu saptırma. TV önünde kör olan beyin de kansın oyunlara, sus çaktırma. Provoke edilirsin yapma sakın, kardeş kavgası dört yanımızda ! Güçlüce bağlandığımız din diye bölücülük hutbesi veren hocalar var. Şiddete eğilim der çok yancı, savunma gücümüzü kırmak amaçsa…

Bak yine kendimi öldürdüm ! öldürdüm… Lan sen değil miydin benim için 'korkak” diyen hep ! Gördün, üstüme bas geç, kaybettiğine ağla… yalandan kimler ölmüş ki ?
Dumanını çektim söndürdüm ! Söndürdüm… lan sen değil miydin 'benim için varsın” diyen hep ! Gördün, kendinden vazgeç, kaybettiğine ağla… yalandan kimler ölmüş ki ?
Her gün kendimi öldürdüm ! öldürdüm… söndürdüm… kaybettiğine ağla… öldürdüm !

Dalalet olmasa delalet olmaz. adalet olmasa hak konuşulmaz. Kem gözü doymaz. hor gören insana hoşgörü koymaz. Boş boş bakma ! Hedeflerine varmak için koş ama sapmadan amacını kurtar gel. 'ne olursan ol gel” demem yanlış, amacın uğrunda ter ve emek ver. Başarısızlıkların adı; rehber. Yol gösteren; iblis, yolu; çember. Daralıyor vakit, bi' susmuyor şeytan. Takıldıklarımız eften püften. Destek veren alim geçinenden bi' medet beklemem artık. Varmam gereken son var. Sona vardım diye gevrek satan herkesten kaçtım. Yokluktan bahis açtılar, aciz gibi yokluk görüp kuruşa taptılar. Onlara derdimi anlatmam için uyandırmalıyım derin uykudan. İçimden gelen cümle kuytuda. Peşimden gelen sidik yarışta. Çekmek kadar anlamsız bu kura, sen birincisin, aferim usta ! Kuruntu yaptığın anlardan ben, karaltı yazdığım sayfamdan sen sıkıldın. Anlatabildiğim kadar anlattım derdimi, sen kulak asmadın. İçinden geçen bi' çok şey var. Sazan balıkla beslenen hin var. Bak yine kendini öldürdün ! cinayetin var…

Postalandı mektubun fakat dışında zarfı yok, bu yüzden açığa çıktı sır.
Aranıyorsa bahane bol !
Bi' yerde izine rastlarsam harcadığın kadar seni de ben harcayacam
bilirsin ki; demokraside çare bol.
Gecem karardı, içini dök.
İçim karardı, gündüz ol.
Lan ölmediğim için mi taze yarama tuz bastınız ? !
Kursağımda kalmış hevesi canla başla çıkardınız.
Dibine batsın bahtınız, o gün gelir ve döner devran.
Etrafta gönülsüzler, tek dertse; boy, pos, endam.
Düzgün insan istedim, çakalla doldu kervan.
Yazsın onlar uymam oğlum, nasılsa eski ferman.
Anlattım, anlamadın dilde tüydü bitti derman.
Elini sallar aşık olmak isteyen her insan.
Öyle aşk mı olur lan ? !
İlk bakışta vurulmazsan olmaz.
Belki çapına sığmazsın.
Hayır olamaz elimi böyle bırakamazsın.
Nakarat

Tasviri yapılamaz bi' yerdeyim. Etraf karardı ben birden irkildim.
Karanlıklar aklımı çeliyor, sen gelme canımdan bezdim.
Otur. Ayağa bi' kalkma da yüzüme bak.
Kabusu görürse benden korkmaz.
Kaçarım, yakalar. Elini veren kolunu kaptırır, dönüşü olmaz !

Merhamet atamıyor acı çeken gönüle misafir olan antika kulak paslarını.
Kararlılık mı yoksa inatçılık mı ?
Gösterilmiş yolların onda dokuzu pek bi sarsıntılı.
Tatminkarlık doruktayken ehli birini dinlemez ve anlık zevkin en üstünde kral hayatı yaşarsın.
Ama sen merhametli kişiliğinle incelen, bi' bak önünde diz çöktüğün kral kadar çıplaksın.
Aynalarda güzelliğine lafım yok, sonuçta aldığın nefes kadar değil hatırlandığın kadar varsın.
İsteyip elde edemiyorsan aşkın oyunu bu.
Gösterip de vermemek; bilindik sürtük oyunu.
Zati ne beklersen onu alırsın inancınla istiyorsan.
Hiç yorulma, tam gücünle git ve hedefi gör.
Yolda kanına girdi iblis, gezgin çelebi kör.
Çift kişiyse mutluluk kalbi ikiye böl.
Tam güvendim derken emeklerime hele bi' söv.
Ben nankörsem git inandıklarınla öl !

Nakarat

Tasviri yapılamaz bi' yerdeyim. Etraf karardı ben birden irkildim.
Karanlıklar aklımı çeliyor, sen gelme canımdan bezdim.
Otur. Ayağa bi' kalkma da yüzüme bak.
Kabusu görürse benden korkmaz.
Kaçarım, yakalar. Elini veren kolunu kaptırır, dönüşü olmaz !

Olmaz, olmaz, olmaz. Bunun dönüşü olmaz !

Teklifi bonkörce… Al ve de git diyor meydandan inandıklarını. Ah görebilsen… tutup çekerdin yanına çöpten kollarımı. Bir yer buldum, adı lazım değil, çek çapraz sorgularını. Ben defolup gitmişken gözler neden hala röntgenler yollarımı ? Gudubet üstünde, üstümden bir yük kalkmış gibi aşk. Taş gibi yontup yontup sunduğun kalbini at çöpe gitsin lan. Yine uyudun, yine uydun şeytana her şeyi yaktın. Tan vakti derken an gibi geldi kader bizi ortamızdan ayırdı tam.

Kaderi zorlarken ben sen yerinde oturdun.
Eceli koklarsam bil sen ecelim olurdun.
Yakalıyor aşk ıskalamıyor gül elimde solmuştur.

Koparmam artık dikenleri.
Kanattım eli, yandın yandın yandın…
Bilirim aklından geçenleri.
Tanıdım seni, yandın yandın yandın…

Ruhumu söküp almalıyım senden. Son kez bana bakmalısın ve de atmalısın kendini kendimden. Tükenen son can neslimden, göz yummam tüketen sensen. Bakacaksın ama pencerelerden, kör olmak isteyeceksin ilerde. Senden korkan sen gibi olsun, adisin. Üstüme geldin suçsuzdum ben, yargısız infaza kurban gittim. Şerden medet umdun, beni yaktın yıktın hoyratça sevdin. Belli ki inat etmişsin artık, ben derssem sen tenefüslerdin. Rahatımı bozmak istersin hep.
senet olsun sözler, sen çek. Heder oldum hasretten gel şafak artık. almıyorum tek zevk ! Üstünkörüyüm bunlara ek. Hayat siyahtı sendin renk. Bana çizdirdiğin her şeye söz yazdım. Yenilendim, benden vazgeçme…

Eceli koklarsam bil sen ecelim olurdun.
Yakalıyor aşk ıskalamıyor gül elimde solmuştur.

Farz et bu benim son şarkım. Hiç bu denli başıboş olabileceğini düşünmezdim vicdanın. Gözüme renk verme ! Bu kez atarlıyım… Nefesim ensende ! Sabrı taşırmak için bu vakit erken ve geç gelme yahut gelmeyeceğini bildir evvelden. Özenle yetiştirdim, umut büyüttüm ! Sevmeyeceğini bildiğim halde kör kütük severken. Tecrübelerden bir kadeh içerdin. Kafayı bulur, sapıtır acı çekerdin hep. Bana çatar, bana kızar ama dönerdin. Ben de gülerdim. Ölmek hüner ya hani. Beni de bekleseydin ardından gelirdim. İçime sinerdim. Beraber intiharlar koklardık. Tepki beklerdin… Vekil olman lazımdı !

Nakarat

Sesim olman lazım. Utanırım, düğümlenir dilim konuşamam. Susar, gücenirim.
Kafa tutarsam ezilirim. Lafa tut gecikirim…
Duyman lazım. Bağıramam, üfleyemem nefesimi suratına.
Uyuyamam. İçimdekine sarılıp çığlık çığlığa kalırım bir başıma.

Bir yaşıma daha girdim. Bunun önemi yok. Ay yıla, yıl güne bakıp demleniyor. Kalp atmıyor eskisi gibi. Yaşamak tam tersine vermiyor keyif. Hayat dediğin uzun metraj film ama geçer vakit bitmez sanıp deli gibi dolanırız etrafta. Çatarız etrafa pahalı silahlarla gösteriş yapıp. Bana bir mektup atın. İçine sevgi katın. Nefreti satır aralarına sıkıştırın. Belki bunu da fark etmem. Yine biz eskisi gibi dost kalırız telaş etmem. Özürlü devamsızlık sınıfta bırakadursun isteğimi. Bütün benliğimi çaldı zevkler. Ben büyümemişim. Zamanla çocuklaşmışım. Sesim olman lazımdı !

Nakarat x2

Sesim olman lazım. Utanırım, düğümlenir dilim konuşamam. Susar, gücenirim.
Kafa tutarsam ezilirim. Lafa tut gecikirim…
Duyman lazım. Bağıramam, üfleyemem nefesimi suratına.
Uyuyamam. İçimdekine sarılıp çığlık çığlığa kalırım bir başıma.

Gölgem bedenime hapsoldu ya da kendimi kandırdım ben. Gece gündüz bana zehroldu. Senin dert ettiğin şeyleri bir bilsem. Söylenme ! Tutulur sözler ver. Özümde sen gibi değilim. Bir türlü dengede duramıyorum. Önümde yol yok. Üstünkörü kararlarımdan seçtim bugünü. Saniye başına epey anı doldu. Bir çoğu silindi suç bende değil. Amma içimde volkanlar sürekli patlıyor ve ben bir yere akamıyorum. Değişti mimiklerin ! Yalancı göz bebeklerinden bıktım. Kanıttı bildiklerime yaptıkların. Yaptırımcı sevgin karşılığında hak ettin sen alkışı... Tebrikler kazanıyorsun ! Elimde tek bir koz yok seni susturmam için. Bağırsam sesimi duymaz, tavsiye bolluğunda gibi. Estrafurullah senin denginde hiç değilim. Oysa sen kralsın bense zırdeliyim! Hiç düşmez mi bana sevgin ?! Sen iste kalkan olurum aşkına dağlar geçerim. Yar sen ne biçim bir şeysin. Ölüm olur gidişin. Kalp yarasına tuz basmayı… Senden öğrendim ızdırabı, endişeyi. Beni terk ettiğin günden beri yerlerden ipucu topluyorum. Aklıma düştüğün her saniye dile vurdum kilidi. Kulakların çınlamaz artık ben sustum. Eskiyen herşeyi sen dahil çöpe attım. Üstüne yaktım sigaramı, keyfimi buldum. Sildim geçmişi geleceğe gidiyorum. Gelme peşimden, düş sırtımdan, çekme yakamdan. Oha ne kadar yüzsün sen ! Türkçe dilinden konuşuyorum beni anla. O ne şeklin bozuluyor sanki. Bu ne sinir anladım gitti ! Gerekenleri ben bilirim sus. Tavsiyelerden bıktım zati. Ertelendi felaketler. Fırtına öncesi sessizlik... Yürü ya kulum, yürü yollar aşınmaz gidince. Seni, seni gidince taşıdım kendimden. Gerek ellerden, gerek dillerden sakındım aşkımızı. Bu gün olmaz, kalman lazım. Beni duyman lazım, sesim olman lazım. Bilemiyorum ki derdim ne ?!

Gizleye gizleye sır zaman aşımına uğradı. Elimde titreye titreye hazırlıklı kalp düşmeye. Gönül küsmeye, yüzüm gülmeye çalışır. Görür ama konuşamaz, dili tıkalı kalır. Azılı katil gibi şüphelere alışır. Yine görür o kadını, sebebini bilmeden ağlar bu sefer kendine sataşır. Suçlu vicdandır ! Göz suçluyu aramaz zaten. Ben bilirim ciğerini, son kuruşuna kadar ödedim. Seni ben satın aldım ! Yeri geldi yalnızdım yeri geldi ben onlardan kaçtım. İçe dönük yaşamanın sırrına yüzüstü yattım. Kulacımı attım. Daldım rap denizine, boğuluyorum. Gücümün yettiği kadar dayanıyorum. Bakmayın siz böyle durduğuma her gece kendimle savaşıyorum ben. En deli saatime hoş geldin. Şeker alsana kâse içinden. Her deli gibi bugünü de kutlayacağız, nedensiz kahkahayı basıp ağlayacağız. Zoruna mı gitti ?! Utandıklarını dert etme… Keyfine engel koyunca salgın yayılır. En iyisi kalp sesi dinle ! Gönül işi bu tanımak zor… Öyle her sevgiye bir taviz yok ! Hadi çıkar ekmeğini. Asıl göz dikmeyen adamlardan kork. En kötüsü kurnazlık, tok düşünüp aç yatmazlık. Zerresi dünyaya zarar satılık ruhun. İç çekmeyi yaşayıp tatmadın mı dostum ?! Ah sırdaşım… Ah be kardeşim beni niye hor gördün ?!
Nakarat

Bırakırken kendimi boşluğa bir yanım ‘dur' der mi ki sonsuza bağırıp ?!
Hâlbuki duyamam, sesler karışır. Alışık değilim ağıda.
Geçtim bugünü, yarını… Gerçeğe sarılırım.
Dinleyip alışır, alışır takılırım ağıda. Başka ses duymam.

Şartlanmak; ölümü düşünmeden yol alıp paslanmak. Aklıma gelen ilk denemede başarsam eşsiz planlar oynarsın üstümden. Üstün körü sevdin, sen iyisin… Sen iyisin, ben kötüyüm. Sen rahat ol, iyisin… Ben ruhumu satmam. Aklın almadığı yerlerde cirit atmam. Çölü buz niyetine donduramam ! Bana bildiğim soruları sorman saçma. Gözü gönül yapmam. Her boka tapmam ! Bunu bilmen yeterli. Bana bön bön bakma ! Sana anlatmıyorum fasulyenin faydalarını. Emin ol bana, yok kanıtım. Hatta garantisiz yarınlarım var. Hadi kurtar adımlardan ayaklarını. Genelde her boka bastın zaten. Zor bu sefer toparlanıp ayak uydurmak, seçmek yalanı… Bugün biraz daha dengesiz daha bilgisizce yaşadım bitti. Ertesi güne plan yapamam ömrüm bitebilir belki. Beni bir tek Allah korusun ! Korunmasızca geldiğin bu dünyadan ötesi de var ya. Toprak yutmayı, kefenden cebin olmadığını göreceksin. Doğduğun gibi çıplak gideceksin. Geldiğinden farkın sınav olacak. Olduğun gibi görüneceksin önce, sonrası senin kazandığın kalacak. Aciz ve aptalca… Çılgın hesaplarla… Fitne fesatlara karışıp savunma mekanizmanı güçlendireceksin. Birikim nedir birikim ?! Birikim dediğine gün gelecek iflas diyeceksin ! İflas edeceksin…

Nakarat

Bırakırken kendimi boşluğa bir yanım ‘dur' der mi ki sonsuza bağırıp ?!
Hâlbuki duyamam, sesler karışır. Alışık değilim ağıda.
Geçtim bugünü, yarını… Gerçeğe sarılırım.
Dinleyip alışır, alışır takılırım ağıda. Başka ses duymam.

Sessizliğimi bozmuyorum hiç bak ! Bıçak açmıyor ağız, dil suskun.
Bin düşünce dolaşıyor beynimde, kalbimde, gözlerimde.

Bakma böyle söylediğime huzuru sende buldum. Aklımdan geçmişsen dilimde son bulurdun. Artık unuttuğumu tekrar hatırlatmicam bu kalbe. İstediğini yapsın diye de öyle safca durmıycam ! Söyle duymayacam. Konuş sevmeyecem. Ne sevgim artacak. Ne bir kuruş kazanacam bu oyundan. Bıktım huyundan, zehirli suyundan. Verme içmem artık dostum olsan dahi ! Kalından bir çizgi çektim yani. Kalpte yerin yok ! Hataya özürlerden başka çare yok. Ne var lan affetsen ?! Bir bok mu var ki böyle tafra yaptın. Savaşlar içinde kaldım. Lanetler, lanetler… Bir dalım olsa keşke sadetten. Ancak öyle firar etmek istemem. Bıktım herkesten ! Bıktım seslerden ! Sözcüklerimin yerini aldı ifadem.

Nakarat x2

Sessizliğimi bozmuyorum hiç bak ! Bıçak açmıyor ağız, dil suskun.
Bin düşünce dolaşıyor beynimde. Aradan seçip gözüme yansıtıyorum.
İnsanların yalanından bıktım. Buralardan gitmem lazım.
Şansım karşılığında; hayrıma varmak için sabrediyorum.

Zehir verdin içtim önce. Sonra sen gittin, ben kaldım karanlıklar içinde. Gözüm tavanda kaldı. Birisi geldi mum yaktı. Geleni merak etmen aptallık. Gerçi tahmin etmen imkansız. Ben sakindim. 3 dakika dayanmıştı merakın o andı tarifsiz. Yerinde durup öyle baksın diye mi seçtin artık ne için sevdin anlamıyorum böyle renksiz adamken ben. Geçtim renklerden… Direttim olmayınca vazgeçtim en sonunda senden, tebessümünden. Sürekli sek içmekten yoruldum bu aşkı. İnan taş sevsem senden daha çok fedakarlık yapardı. Gözümden bakışlar kapıp kendinden vazgeçseydin. İşte o zaman huzru senle tanıştırırdım gönülden. Benimle düşünmezsen. Benimle hissetmezsen oluşmaz sinerjimiz. Günün birinde anlarsın…

Nakarat x2

Sessizliğimi bozmuyorum hiç bak ! Bıçak açmıyor ağız, dil suskun.
Bin düşünce dolaşıyor beynimde. Aradan seçip gözüme yansıtıyorum.
İnsanların yalanından bıktım. Buralardan gitmem lazım.
Şansım karşılığında; hayrıma varmak için sabrediyorum.

Tenhalaştı odam, haddini aştı bu sessizlik!
Farz et beni, ben dilsiz.
Niye yer dinler diye susturduğum çığlıklarım gizli.
Nefes almam zor bu sefer.
Zor bu sefer beni duyman.
Kalp rutininden yola çıksam sır duyulur.
Yık kriterleri konu mankeni aşk.
Neme lazım bana sessizliğin.
Ne bu cüret beni isterken bana verdiğin kalp acısı.
Akıl almıyor… Gözünden düşenleri geri topluyor hırsım.
O vakit tırsıp kendimi karanlığa kapatsam.
Beni kıstırıp oynarsın, adice...
Yer bitir bir de doymazsın sen.
Beklersem gelmeyeceğini de biliyorum artık.
Beklentilerimden vazgeçtim.
Duruyor sandığım herşey ne çabuk gitti!
Ne yazık ki kelimelerim bitti…
Bitti bitti gitti.


Nakarat x2

Susar bu adam.
Taşan yüreğine kor düşer.
Daha kötü olamaz. Kader ağları örmüş...
Nerdeyim nerde…
Arar bulamaz.
Aradığı kaçar hep, görür.
Daha kötü olamaz. Umut tılsımı söndü…
Karanlık bak her yer…

Kır zincirlerini.
Seç sapaklarından bir kader ya da bekleyip gör gelecekleri.
Olacaklardan bir haber büyü ve de öl.
Ne işit ne de gör şeytanı.
Gelişi güzel sevmekten vazgeçip insana karış ve de kendine bak.
Bir nefes al, ver.
Böyle böyle atacak şalter.
Emin olduğun her konu için farklı tarz bir şaşkınlık tadacaksın.
Her yeni başlangıca oturup kalkışı bilmiyor gibi rol yapacaksın.
Yeri gelecek seveceksin sen.
Yeri gelecek sevecekler seni.
Körle yatıp şaşı kalkıyor olsan dahi körünki daha büyük sevgi.
Kumlardan kale yapsam yıkar üstümüze dalgayı bu deniz.
Sildiklerimize yazmam derken görünen her şey o biçim gelir.
Bildiklerimiz bizi bağlarken alır bilinçsizce benliğini.
Geri adım atmaktan korkan gelecek için henüz hazır da değildir.

Nakarat x2

Susar bu adam.
Taşan yüreğine kor düşer.
Daha kötü olamaz. Kader ağları örmüş...
Nerdeyim nerde…
Arar bulamaz.
Aradığı kaçar hep, görür.
Daha kötü olamaz. Umut tılsımı söndü…
Karanlık bak her yer…
Nakarat x2

Susar bu adam. Taşan yüreğine kor düşer. Daha kötü olamaz. Kader ağları örmüş...
Nerdeyim nerde…
Arar bulamaz. Aradığı kaçar hep, görür. Daha kötü olamaz. Umut tılsımı söndü…
Karanlık bak her yer…

Kır zincirlerini. Seç sapaklarından bir kader ya da bekleyip gör gelecekleri. Olacaklardan bir haber büyü ve de öl. Ne işit ne de gör şeytanı. Gelişi güzel sevmekten vazgeçip insana karış ve de kendine bak. Bir nefes al, ver. Böyle böyle atacak şalter. Emin olduğun her konu için farklı tarz bir şaşkınlık tadacaksın. Her yeni başlangıca oturup kalkışı bilmiyor gibi rol yapacaksın. Yeri gelecek seveceksin sen. Yeri gelecek sevecekler seni. Körle yatıp şaşı kalkıyor olsan dahi körünki daha büyük sevgi. Kumlardan kale yapsam yıkar üstümüze dalgayı bu deniz. Sildiklerimize yazmam derken görünen her şey o biçim gelir. Bildiklerimiz bizi bağlarken alır bilinçsizce benliğini. Geri adım atmaktan korkan gelecek için henüz hazır da değildir.

Nakarat x2

Susar bu adam. Taşan yüreğine kor düşer. Daha kötü olamaz. Kader ağları örmüş...
Nerdeyim nerde…
Arar bulamaz. Aradığı kaçar hep, görür. Daha kötü olamaz. Umut tılsımı söndü…
Karanlık bak her yer…

Evine dönsün her gülüş.
Gamzeler hesaplanır mı ?
Yırtılan o maskenin izinde kalmamış suratların içindeyim.
Sahtelik denen olay yüzünden eskidim, bir estetik gerek.
Deyimler anlatır, gerekse kalıcı hislerin.
Heveslenip bir yandansa, göz ucundan ölümü gözledin.
Anonim oldu sözlerim bu yüzden anlaşılsın.
Paragraf sonundasındır izledim.
Derin bir düş de kurdum ancak elde var sıfır.
Sinirlenip de yaktığım onca mektubun içindesindir ayrılık.
Şeker verip de kandırır bu kaypak oğlu.
Kör kesitlerin ucundayız.
Kesilmiyor yanıtlarım.
Sorun ! Cevap abartmayız !
Cevap verip, yalanlarız.
Yalan gözünden anlanır.
Neden gözünde saçma ?
Hırs yapıpta yaktın onca değeri.
Gözüne sokarım istesen de, sevmesen de sokarım insanoğlu harbi kaypaksın !

Nedensiz bir gün yine başa sarıyor.
Oyunların içten değil !
Aynalar kırılıyor...
Allahım al bu canımı yaşam çetin değil.
Ölüm gölgelerden düşsün, salına salına.
Gözlerim uyuyor.
Al tak maskeni !

On dokuz yılımda destelerce dosta baktım.
On binlerce yalana kandım.
Yüz binlerce kelime harcadım.
Ve milyonlarca insanın vatan dediğine taptım.
Milyar oldu harcadım ki trilyon olsa harcanır.
Paran biter, huzur kalır.
Huzur biter, paran kalır.
Ki sağlık olsa düşmanın yarınların kesatlanır.
Her zaman işlerin kesat. Aç-kapat, bu dükkan iflasın eşiğinde.
Bebeği beşiğinde sallayın !
Aynı tas, aynı yoldayız bir hamamı bulamadık.
Kalbi keselemekten aşka hesap soramadık be sevgili.
Aşkı anlatanlar çok da bilgili. Karar ver aşkta bilgi mi yoksa duygular mı ön planda?
Gurur yakar acıyla. Yaralarım da kabuk tutu koparmaksa pek de zor be bilgili.
Ters bir yönde rüzgar esti. Kes ! Bu kalbin tutuk dili.
Dur önünde, dur ki kapıya denk düşen elinle çal zili.